Her Şeyi Elektrikli Hale Getirerek Karbonu Azaltmak
Dünya genelinde, çevremizin karbonsuzlaştırılmasını desteklemek için "her şeyin elektrifikasyonuna" geçişe tanık oluyoruz. Binaların ve araçların elektriklendirilmesinden şebekeye olan etkinin yönetilmesine kadar tamamen elektrikli bir dönüşümü gerçekleştirecek teknoloji halihazırda mevcut. Ancak iklim değişikliğini zamanında ele alacaksak, şebeke tamamen temizlenmeden önce her şeyi elektrikli hale getirme zorluğunu ele almalıyız.
Ulaşımın Elektrifikasyonu
Karbon emisyonlarını azaltma ihtiyacı son derece açık hale geldikçe, elektrikli araç (EV) altyapısını yerleştirmek için federal hükümetten benzeri görülmemiş bir destek ve finansman da görüyoruz. Ayrıca, eyalet ve yerel yönetimler elektrikli araçların üretim ve satışını zorunlu kılmak için giderek daha fazla standart geliştiriyor.
Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı'na (EPA) göre, yurt içi sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 29'u ulaşım sektöründen kaynaklanmaktadır. Ayrıca, ulaşım için kullanılan yakıtın yüzde 94'ünden fazlası benzin ve dizel dahil olmak üzere petrol bazlıdır. Neyse ki, elektrifikasyon alanında en hızlı ilerleyen geçişlerden biri ulaşımdır. BNEF'e göre, 2023'ün sadece son çeyreğinde Kuzey Amerika'da elektrikli araç satışları yüzde 37 arttı ve 2023'te Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada'da yaklaşık 1,6 milyon elektrikli araç satıldı - neredeyse yüzde 50'lik bir artış. BNEF, 2024 yılında ise yüzde 31'lik bir artışla Amerika Birleşik Devletleri'nde 1,9 milyon adet elektrikli araç satılacağını tahmin ediyor.
Bina Sektörünün Karbonsuzlaştırılması
ABD Enerji Bakanlığı'na göre, binalar ülke içi iklim kirliliğinin üçte birinden fazlasını ve yıllık enerji maliyetlerinde 370 milyar doları oluşturmaktadır. Bu nedenle Nisan ayında Biden-Harris yönetimi, Amerika'nın bina sektörünü karbonsuzlaştırmaya yönelik ilk federal planı, binalardan kaynaklanan sera gazı emisyonlarını 2035 yılına kadar yüzde 65 ve 2050 yılına kadar yüzde 90 oranında azaltmaya yönelik kapsamlı bir planı yayınladı. İddialı bir hedef olsa da, bugün var olan ileri teknolojiler kullanılarak binalar akıllı, güvenli ve karbonsuz hale getirilebilir.
Akıllı bina teknolojisi ayrıca altyapının yalnızca kesinlikle ihtiyaç duyduğu enerjiyi tüketmesini sağlamaya yardımcı olur. Bu tür akıllı teknolojilerin uygulanması, mevcut yapılı çevremizin emisyon ayak izini azaltır ve enerji tüketimini azaltarak diğer sektörlerde elektrifikasyona geçişi desteklemek için gerekli olan artan enerji talebini destekler.
Mevcut ve yeni altyapının elektriklendirilmesi geleceğe yapılan bir yatırımdır. Dünyada sürdürülebilirliğin tam zamanıdır ve neyse ki karbonsuzlaştırma hedeflerimize şu anda mevcut olan teknolojilerle ulaşılabilir. Ulaşımdan binalara ve ötesine kadar elektrikli bir geleceğe geçiş yaparak gelecek nesiller üzerindeki etkimizi artıracağız.