Makale

Çevre Konulu Yeni Bir Web Sayfası ile Merhabalar

Alev Gökçe

Yeni bir web sitesi hayata başlıyor. 21. Yüzyılın belki de en önemli kavramını irdelemek ve konuşmak üzere; “Sürdürülebilirlik.”

Gayet iyi hatırlıyorum ilk defa bu kavramı duyduğum zamanı. Yıl 2005-2006.  Coca-Cola’nın merkezi Atlanta’da Global Marka Direktörü idim. ‘Sustainability’ lafını duyduğumda o ne diye sormak zorunda hissetiydim kendimi. Aradan on sekiz sene geçmiş- bana göre dün gibi- ama yine de az buz bir zaman değil. Günümüzde artık hiçbir çalışanın sürdürülebilirlik ne ola ki dediğini zannetmiyorum. Ama kavrama aşina olsak da içini aynı oranda doldurabiliyor muyuz o ayrı bir konu.

Şurası bir gerçek ki sürdürülebilirlik çevresinde oluşan sorular çoğunlukla cevabı kolay sorular değil. Onun içindir ki zaman zaman bu soruların hiç duymazdan gelindiği oluyor.

Aslında galiba en önemli ilk adım bu konunun zorluğunu kabullenmek. Bu kabul, atacağımız her adımı daha değerli kılacak aslında. Çok sevdiğim Çin atasözünde olduğu gibi bin millik yolculuk tek bir adımla başlıyor.

Neyin doğru olup olmadığını veya ne yapmak gerekliliğini tam bilememe korkusu bizi aksiyon alamamaya itiyor. Halbuki ilerlemenin bir numaralı ilacı adım atmak, hata yapmak, öğrenmek, bir adım daha atmak.

Bu köşede her hafta bir araya geleceğiz. Benim uzmanlık alanlarım marka büyütmek, yaratmak, inovasyon, strateji, pazarlama bilimi ve sanatı. Hayatım boyu markalar için çalıştım, inovasyon yaparak marka yarattım. Şunu net olarak söyleyebilirim ki 21. yüzyılın iki önemli konusu var: teknolojik transformasyon ve sürdürülebilirlik. Günümüzde eğer marka yaratma ve büyütme konusunda güncel kalmak istiyorsak sürdürülebilirlik konusuna kafa yormamız ve aşina olmamız gerekiyor.

İşte ben de bu nedenle son on senemi sürdürülebilirlik kavramını çalışmalarımın bir parçası yaparak geçirdim. Gerek marka amacı olsun gerek sürdürülebilirlik felsefesini her attığım adımın bir parçası yapmak olsun sürdürülebilirlik nosyonu her daim benimle.

Evet, bu köşede sürdürülebilirlik veya hatta son zamanlarda bir adım öteye geçerek gündeme gelen rejenerasyon ile ilgili konuları çeşitli açılardan ele alacağız. Rejenerasyon sürdürülebilirliği bir adım daha öteye götürüp dokunduğumuz doğal eko-sistemi daha da iyiye götürmemizi öneriyor.

Evet, amacımız bu alandaki nosyonumuzu geliştirmek ve kendimizi yeni fikirlere, yeni adımlara hazırlamak. Dediğim gibi ileri gitmenin tek bir formülü var: adım atmak, belki hata yapmak, öğrenmek, bir adım daha atmak.

Dünya ilginç bir noktaya gidiyor. Mesela 2023’ten itibaren Copenhagen Fashion Week’e katılacak tüm giyim markalarının belirlenmiş olan sürdürülebilirlik kriterlerine uymaları gerekiyor. Aksi taktirde bu moda haftasında yer alamıyorlar. İskandinavların moda konusunda gittikçe ne kadar söz sahibi olduğu düşünülürse oldukça çarpıcı bir mesaj.

Önümüzdeki zamanlarda bu örneklerin giderek arttığını göreceğiz. Onun için hangi alanda iş yapıyorsak yapalım, sürdürülebilirlik konusuna bir an önce aşina olmamız şart.

Bu ilk yazıda, sürdürülebilirlik konusuna belki de aşina olmanın en kolay yönteminin, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını incelemek, anlamak ve hangi amaçların sizin işkolunuza daha uygun olduğunu keşfetmek olduğunu önererek sonlandırayım. 

Birleşmiş Milletler, işletmelere yardımcı olmak amacı ile kaleme aldığı 17 kalkınma amacını 2016 yılının başında yürürlüğe soktu. Tekrar edeyim, aslında basit ve hepimizin bildiği konular gibi görünen bu kalkınma amaçlarının detayını irdelemek size işinizle ilgili faydalı iç görüler sunabilir. Bu konuyu daha etraflıca önümüzdeki günlerde konuşmaya devam edeceğiz.

Sürdürülebilirlikle kalın…

Alev Gökçe


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)