İş Dünyası İçin Çevresel Bir Zorluk "Yeşil Veri"

Veriye olan talep katlanarak artıyor ve yavaşlama belirtisi göstermiyor. Aslında son on yılda veri merkezi iş yüklerinde altı kat artış gördü. Ancak veriye olan talep arttıkça, bunu desteklemek için gereken altyapı ve enerji de artıyor.

Veri depolama

Veri depolama önemli çevresel zorlukları beraberinde getiriyor. Veri merkezleri sırasıyla sunucuları çalıştırmak ve soğutmak için kullanılan elektrik ve suyun doğal olarak yüksek tüketicileridir. Bu tüketim seviyesi veri merkezlerinin küresel karbon emisyonlarına yaklaşık %2 oranında katkıda bulunmasına neden oluyor.  Ve bu veri depolama gereksinimi zamanla daha da artacak. Aslında tahminler 2030 yılına kadar kurumsal depolama kapasitesine olan talebin şaşırtıcı bir şekilde 23 kat artabileceğini gösteriyor. Bu nedenle IT liderleri maliyetleri kontrol etmek ve karbon ayak izlerini azaltmak için veri depolama teknolojilerini yeniden değerlendirmeli ve enerji tasarrufu girişimlerini benimsemeli. 

Yeşil teknoloji uygulamaları

Bulut altyapısı bir şirketin daha sürdürülebilir ve daha az karbon yoğun bir geleceğe doğru yapabileceği en temel hamledir. İşletmeler eski sistemleri elden geçirip bulut tabanlı çözümleri benimseyerek depolama ihtiyaçlarını azaltabilir, kaynakları optimize edebilir ve enerji tüketimi ile buna bağlı karbon emisyonlarında beklenen %80'lik bir azalma sağlayabilir. Bulut bilişim kullanımının yükselişini sürdürmesi halinde pazar tahminleri 2022'den 2027'ye kadar yaklaşık %18'lik bir büyüme beklendiğini gösteriyor. Ancak kuruluşlar depolama sorunlarını ele almakla yetinmemeli. 

Çevreye duyarlı veri işleme ve kodlama uygulamalarının bir kuruluşa entegre edilmesi verilerin çevresel etkisini önemli ölçüde azaltabilir. Örneğin, mühendisler kullanıcı faaliyetlerini analiz ederek, bir uygulamadaki gereksiz özellikleri belirleyerek veri tüketimini azaltabilir ve artık değer sağlamayan gereksiz bileşenleri kullanımdan kaldırabilir.

Verileri iyi bir şekilde yönetmek

Verilerin etkisini etkin bir şekilde azaltmak bir kuruluş için çok sayıda fayda sağlayabilir. Günümüzün tüketici ve yatırımcı ortamında sürdürülebilirlik giderek artan bir öneme sahip olup, bir kuruluşun itibarını ve gelirini doğrudan etkiler. Sonuçta tüketicilerin %66'sı bir satın alma işlemi gerçekleştirirken sürdürülebilirliği göz önünde bulunduruyor. Ayrıca yeşil veri depolama ve işleme uygulamalarının benimsenmesinin maliyet tasarrufu sağladığı kanıtlandı. Örneğin BJSS, e-Referral Service'i dijital olarak dönüştürmek için NHS ile iş birliği yapmıştır. Bu hizmet 1.100'den fazla kuruluş tarafından kullanılmakta ve her iş günü 75.000'den fazla sevk randevusu talebinin seçilmesini, rezerve edilmesini ve değiştirilmesini kolaylaştırıyor. Bu sistemin buluta taşınmasıyla vergi mükelleflerine yıllık 50,5 milyon sterlin tasarruf sağlandığı tahmin ediliyor.

Veri etkisini azaltmanın artan önemi göz önüne alındığında, şimdi sürdürülebilir IT çözümlerine yatırım yapma veya kaybetme riskini göze alma zamanıdır.